Dido etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Dido etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Dido - Let Us Move On (Türkçe Çeviri)



Don’t wrap it up and go or hide it behind the sun
Onu ne sarıp git ne de güneşin ardına sakla
Just give it to me as it is
Yalnızca bana olduğu gibi ver
And let it stand
Ve durmasını sağla
Don't fly it like a kite...between the clouds
Bulutların arasındaki bir uçurtma gibi uçurma onu
It needs no excuse, just bring it down
Affedilmeye ihtiyacı yok, yalnızca indir onu

Let us that are in pain look upon it
Onlara acı içindeymişler gibi bak
In all its glory
Her şeye rağmen bu bir şan
Let us move on, Let us move on
Bırak ilerleyelim, bırak ilerleyelim
This is short and it will pass
Bu kısa ve geçecek
Let us move on, Let us move on
Bırak ilerleyelim, bırak ilerleyelim
For this is short, and it will pass
Kısa olduğu ve geçeceği için

Dido - Let Us Move On Dinle

Dido'nun yeni parçası Let Us Move On



Soundcloud üzerinden dinlemek için:

Dido - Everything To Lose (Türkçe Çeviri)



Dido - Everything To Lose Dinle


Dido - Everything To Lose (Türkçe Çeviri)

I used to be so fearless so limitless and free
Çok korkusuz, sınırsız ve özgürdüm
Happy on my own and nothing really bothered me.
Kendi başıma mutluydum ve hiçbir şey canımı sıkmazdı.
I had desires to see the world, jump out of planes and fly
Dünyayı görme, uçaktan atlama ve uçma tutkularım vardı
And I love to be alive but I was not afraid to die
Ve yaşamayı çok sever ama ölümden korkmazdım

I used to be so sure of things and self-contained
Her şeyden emin ve kendi kendime yeterdim

I could carry on with no need to explain
Açıklamaya ihtiyaç duymadan sürdürebilirdim
It didn't matter if I ever made it home
Ev olmasa da sorun yapmazdım
Could go too fast, and drink all night and dance alone
Çok hızlı gidebilir, gece boyunca içip yalnız başıma dans edebilirdim

I love to be alive but I was not afraid to die
Yaşamayı çok sever ama ölümden korkmazdım
I love to be alive but I was not afraid to die
Yaşamayı çok sever ama ölümden korkmazdım

I've got everything to lose
Kaybedecek her şeye sahibim

I used to be so thoughtless, so easy and free
Çok düşüncesiz, kaygısız ve rahattım
Could walk away, not think ahead, and had no plans to keep.
Çekip gidebilir, ileriyi düşünmez ve plansız olabilirdim.
No hand to hold, no one to bring down with me.
Tutacak el, benimle birlikte yıkılacak kimse yok
I wouldn't see the worst and it only hurts me.
En kötüsünü göremedim ve bu sadece beni yaralıyor.

I love to be alive but I was not afraid to die
Yaşamayı çok sever ama ölümden korkmazdım
I've got everything to lose
Kaybedecek her şeye sahibim
Since I've met you
Seni tanıdığımdan beri
I've got everything to lose
Kaybedecek her şeye sahibim
I've got everything to lose
Kaybedecek her şeye sahibim
Since I've met you
Seni tanıdığımdan beri
I've got everything to lose
Kaybedecek her şeye sahibim
I've got everything to lose
Kaybedecek her şeye sahibim


Sex And The City 2 filminin soundtrack albümünde yer alıyor.

Dido - Quiet Times (Türkçe Çeviri)




Dido - Quiet Times (Türkçe Çeviri)

Ask me where i go tonight i go back to today last year.
Bu gece nereye gittiğimi sor, geçen yıl bugüne geri gittim.
Me and you had to make each other happier, now theres hope with everything.
Sen ve ben birbirimizi mutlu ediyorduk, şimdi her şeyle beraber umut var.

Its hard enough to feel the world as it is and hold on anything.
Dünyayı olduğu gibi hissetmek yeterince zor ve hiçbir şeye tutunmuyor.
Without these quiet times you've brought round here.
Buraya getirildiğin bu sessiz zamanlar dışında.

Im Gonna have to run away, im sure that i belong some other place.
Gitmeliyim, başka bir yere ait olduğuma eminim.
I've seen another side of all i've seen it keeps me wondering where my family is.
Tüm gördüklerimin diğer yüzünü gördüm, bu ailemin nerede olduğu hakkında beni endişelendiriyor.

Its hard enough to see the world as it is, and hold on anything.
Dünyayı olduğu gibi hissetmek yeterince zor ve hiçbir şeye tutunmuyor.
Without these quiet times coming round here.
Buraya yaklaşan bu sessiz zamanlar dışında.

Now i miss you...
Şimdi seni özlüyorum…
Now i want you...
Şimdi seni istiyorum…
But i can't have you...
Ama sana sahip olamıyorum…
Even when your here...
Her neredeysen…

Suppose i have to take you with me, broken mind i'd rather leave you here.
Galiba seni yanımda götürmeliyim, kırık akıllı seni buraya bırakmayı tercih ederdim.
To forget everything you've seen and known erase every idea.
Gördüğün her şeyi ve bildiğin her fikri unutman için.

And you walk up in the street, and hold my hand and smile.
Ve caddede yaklaşıyorsun, ve elimi tutup gülümsüyorsun
Well i won't be taken in, cus i know how it turns out.
Ama alınmıyorum, çünkü nasıl sonuçlandığını biliyorum
And it takes me back to these quiet times coming round here.
Ve bu beni buraya yaklaşan sessiz zamanlara geri götürüyor.

Now i miss you...
Şimdi seni özlüyorum…
Now i want you...
Şimdi seni istiyorum…
Your not coming back...
Geri dönmeyeceksin…
And i need you...
Ve sana ihtiyacım var…
But i can't have you...
Ama sana sahip olamıyorum…
Even when your here...
Her neredeysen…

Now i miss you...
Şimdi seni özlüyorum…
Now i want you...
Şimdi seni istiyorum…
Your not coming back...
Geri dönmeyeceksin…
And i need you...
Ve sana ihtiyacım var…
But i can't have you...
Ama sana sahip olamıyorum…
Even when your here...
Her neredeysen…

Çeviri: http://mckahveci.blogspot.com/

Dido - My Life (Türkçe Çeviri)


Dido - My Life (Türkçe Çeviri)


What I choose to do is of no concern to you and your friends
Yapmayı seçtiğim şeyler seni ve senin arkadaşlarını ilgilendirmez
Where I lay my hat may not be my home, but I will last on my own
Şapkamı attığım yer benim evim olmayabilir, ama kendi kendime sonlandıracağım
'Cause it's me, and my life
Çünkü bu benim ve benim hayatım
it's my life
Bu benim hayatım

Oh the world has sat in the palm of your hand not that you'd see
and I'm tired and bored of waiting for you and all those things you never do
ve seni beklemekten ve yapmadığın tüm şeylerden yoruldum ve bıktım

'Cause it's me, and my life
Çünkü bu benim ve benim hayatım
it's my life
Bu benim hayatım

Dido - Do You Have A Little Time (Türkçe Çeviri)

Dido'nun 2003'te çıkardığı Life For Rent albümünden güzel bir parça.







Dido - Do You Have A Little Time (Türkçe Çeviri)



If you're feeling low and lost today
Bugün zayıf ve dalgın hissediyorsan
You're probably doing too much again
Muhtemelen yine çok çalıştın
You spend all your hours just rushing around
Vaktini sadece etrafta koşturmakla geçirdin
Do you have a little time
Azıcık zamanın var mı
Do you have a little time for me?
Benim için azıcık zamanın var mı?
Slow down my love you're confusing me
Yavaşla sevgilim kafamı karıştırıyorsun
If you're feeling stressed just try calling
Stresli hissediyorsan sadece aramayı dene
You spend your time waiting for anyone to see
Vaktinin birini görmeyi bekleyerek geçirdin
Do you have a little time
Azıcık zamanın var mı
Do you have a little time for me?
Benim için azıcık zamanın var mı?
If you should stop for a while
Biraz durman gerekirse
You will find me standing by
Beni yanında bulacaksın
Over here at the side of your life
Orada, hayatının yanında
I'd like to hold you still, remind you of all you've missed
Sana hala sahip olmak, kaçırdıklarını sana hatırlatmak isterdim
If you have a little time
Azıcık zamanın olsaydı
If you have a little time that is
Azıcık zamanın olsaydı yapardım
Why do you still run when you could walk with me
Neden hala koşuyorsun benimle yürüyebilecekken
Life will pass you by when you move as quickly
Sen hızla hareket ederken hayat akıp gidecek
What can you see when you're spinning around
Etrafta dönüp dururken ne göreceksin
Do you have a little time
Azıcık zamanın var mı
Do you have a little time for me?
Benim için azıcık zamanın var mı?
If you should stop for a while
Biraz durman gerekirse
You will find me standing by
Beni yanında bulacaksın
Over here at the side of your life
Orada, hayatının yanında
I'd like to hold you still, remind you of all you've missed
Sana hala sahip olmak, kaçırdıklarını sana hatırlatmak isterdim
If you have a little time
Azıcık zamanın olsaydı
If you have a little time that is
Azıcık zamanın olsaydı yapardım

If you let me listen I'll make you feel clear
Eğer izin verirsen, dinle, daha berrak hissetmeni sağlayacağım
You spend your time waiting for anyone to see
Vaktinin birini görmeyi bekleyerek geçirdin
If you should stop for a while
Biraz durman gerekirse
You will find me standing by
Beni yanında bulacaksın
Over here at the side of your life
Orada, hayatının yanında
I'd like to hold you still, remind you of all you've missed
Sana hala sahip olmak, kaçırdıklarını sana hatırlatmak isterdim
If you have a little time
Azıcık zamanın olsaydı
If you have a little time that is
Azıcık zamanın olsaydı yapardım
If you should stop for a while
Biraz durman gerekirse
You will find me standing by
Beni yanında bulacaksın
Over here at the side of your life
Orada, hayatının yanında
I'd like to hold you still, remind you of all you've missed
Sana hala sahip olmak, kaçırdıklarını sana hatırlatmak isterdim
If you have a little time
Azıcık zamanın olsaydı
If you have a little time that is


Dido - For One Day (Türkçe Çeviri)


 

Dido - For One Day (Türkçe Çeviri)

 

If I had the chance for just one day with you
Seninle bir günlüğüne beraber olabilmem için fırsatım olsaydı
One day release from here and all that you go through
Buradan ve senin peşinden gittiklerinden bir gün vazgeçmek için
Well I'd get you dressed and I'd get you out
O zaman giyinir ve seni dışarı çıkartırdım
And I know you'd be fine as soon as we broke out
ve biliyorum ayrılır ayrılmaz sen mutlu olurdun

So please just for one day I wouldn't talk for you
Bu yüzden lütfen yalnızca bir günlüğüne senin için konuşmazdım
You'd tell me what to say, you'd show me what to do
Söyleyeceklerini söyler, yapacaklarını yapardın
And please just for one day I'd see you walk again
Ve lütfen yalnızca bir günlüğüne seni yürürken göreyim
And we'd go hand in hand so far we can't go back
Ve seninler el ele geri yürüyemeyecek kadar yürümeliyiz

I'd do anything I could do for this one more day with you
Seninle geçireceğim bu bir gün için her şeyi yapardım
Away from all these wires and tubes they've stuck on you
Etrafın çeviren tüm bu kablo ve borulardan uzak
And I would buy you an early beer, we'd watch the game
Ve sana hemen bir bira alırdım, maçı izlerdik
And we'd talk of all friends and of work and heartbreak
Ve arkadaşlardan konuşurduk ve işten ve kalp kırıklığından
You'd ask me who you'd need to kill to make it ok again
Bana her şeyi düzeltmek için kimi öldürmek gerektiğini sorardın
But laughing about it'd make it small anyway
Ama buna gülmek onu küçültürdü her nasılsa

So please just for one day I wouldn't guess for you
Bu yüzden lütfen yalnızca bir günlüğüne seni düşünemezdim
You'd tell me what you felt and what you want to do
Hissettiklerini söyler ve yapacaklarını yapardın
And please just for one day I wouldn't hide from you
Ve lütfen yalnızca bir günlüğüne senden saklanamazdım
You wouldn't see me try keep all of you from you
Seni senden alan hiçbir şeyi gözmezdin

So please just for one day I wouldn't talk for you
Bu yüzden lütfen yalnızca bir günlüğüne senin için konuşmazdım
You'd tell me what to say, you'd show me what to do
Söyleyeceklerini söyler, yapacaklarını yapardın
And please just for one day I'd see you walk again
Ve lütfen yalnızca bir günlüğüne seni yürürken göreyim
And we'd go hand in hand so far we can't go back
Ve seninler el ele geri yürüyemeyecek kadar yürümeliyiz

I won't cry for you, cos I will wait until
Senin için ağlayamam, çünkü
I have this day with you
Bu güne kadar seni bekleyeceğim

Dido - I'm No Angel (Türkçe Çeviri)



-->

Dido - I'm No Angel
                         
If you gave me just a coin for every time we say goodbye
Her ayrılışımızda bana bir bozukluk verseydin
Well I'd be rich beyond my dreams, I'm sorry for my weary life
Hayallerimindekinden fazla zengin olurdum, sıkıcı yaşamım için üzgünüm
I know I'm not perfect but I can smile
Harika değilim ama gülümseyebiliyorum
and I hope that you see this heart behind my tired eyes
Ve umarım yorugun gözlerimin arkasındaki yüreğimi görürsün
If you tell me that I can't, I will, I will, I'll try all night
Yapamayacağımı söylersen, deneyeceğim, deneyeceğim, tüm gece deneyeceğim
and if I say I'm coming home, I'll probably be out all night
Ve eve geliyorum dersem, muhtemelen tüm gece dışarıda olacağım
I know I can be afraid but I'm alive
Biliyorum korkabilirim ama hayattayım
and I hope that you can trust this heart behing my tired eyes
Ve umarım yorugun gözlerimin arkasındaki yüreğime güvenirsin

I'm no angel, but please don't think that I won't try
Melek değilim ama lütfen denemeyeceğimi sanma
I'm no angel, but does that mean that I can't live my life
Melek değilim ama bu benim hayatımı yaşayamayacağım anlamına mı geliyor
I'm no angel, but please don't think that I can't cry
Melek değilim ama ama lütfen ağlayamayacağımı düşünme
I'm no angel, but does that mean that I won't fly
Melek değilim ama bu uçamayacağım anlamına mı geliyor

I know I'm not around each night
Her gece etrafta olmaldığımı biliyorum
and I know I always think I'm right
Ve hep haklı olduğumu düşündüğümü biliyorum
I can believe that you might look around
Etrafa bakacağına inanabilirim

I'm no angel, but please don't think that I won't try
Melek değilim ama lütfen denemeyeceğimi sanma
I'm no angel, but does that mean that I can't live my life
Melek değilim ama bu benim hayatımı yaşayamayacağım anlamına mı geliyor
I'm no angel, but please don't think that I can't cry
Melek değilim ama ama lütfen ağlayamayacağımı düşünme
I'm no angel, but does that mean that I won't fly
Melek değilim ama bu uçamayacağım anlamına mı geliyor

Dido - Here With Me (Türkçe Çeviri)







-->
Dido - Here With Me (Türkçe Çeviri)


I didn't hear you leave
Gittiğini farketmedim
I wonder how am I still here
Hala nasıl burada olduğuma şaşıyorum
And I don't want to move a thing
Hiçbir şeyin yerini değiştirmek istemiyorum
It might change my memory
Hafızamı değiştirebilirim

Oh I am what I am
Ben neysem oyum
I'll do what I want
Ne istersem onu yapacağım
But I can't hide
Ama saklayamam
I won't go
Gitmeyeceğim
I won't sleep
Uyumayacağım
I can't breathe
Nefes alamıyorum
Until you're resting here with me
Sen burada benimle olmadıkça
I won't leave
Gitmeyeceğim
I can't hide
Saklanamam
I cannot be
Yapamam
Until you're resting here with me
Sen burada benimle olmadıkça

I don't want to call my friends
Arkadaşlarımı aramak istemiyorum
They might wake me from this dream
Beni bu rüyadan uyandırabilirler
And I can't leave this bed
Ve bu yatağı terkedemem
Risk forgetting all that's been
Tüm olanları bana unutturabilir