Willow Smith - Sugar And Spice (Türkçe Çeviri)

Willow Smith - Sugar And Spice (Türkçe Çeviri)

I try to be sugar and spice
Sevimli olmaya çalışıyorum
But I’m melancholic and can’t do anything right
Ama melankoliğim ve hiçbir şeyi doğru yapamıyorum
The monsters under my bed keep making noise and I
Yatağımın alltındaki canavarlar ses yapmaya devam ediyor ve ben
I just want silence, silence
Ben sadece sessizlik istiyorum
Why can’t try this
Neden bunu deneyemiyorum

I sat in front of the TV screen
Televizyonun karşısına oturdum
Sad he’s always screaming at me
Malesef o bana hep bağırıyor
They wanna puncture me and then wonder why I bleed
Bende yaralar açma istiyorlar ve sonra neden kanadığımı merak ediyorlar
The big city everyone is looking for
Herkes büyük şehri arıyor
Step on my ladder and bathe in glory
Merdivenimde dur ve iftiharla banyo yap
Inject my soul with darkness
Ruhuma karanlıkla enjekte et
And take my heart and go mark it
ve kalbimi alıp mühürle
The past is like a …
Geçmiş, bir şey gibi...
I’m in the dark, pain on the wall
Karanlıktayım, duvarda acı var
But I don’t see a thing
Ama birşey görmüyorum
I write circles in the sky while I’m drowning
Boğulurken, gökyüzünde daireler çiziyorum
While I’m drowning
Boğulurken




I try to be sugar and spice
Sevimli olmaya çalışıyorum
But I’m melancholic and can’t do anything right
Ama melankoliğim ve hiçbir şeyi doğru yapamıyorum
The monsters under my bed keep making noise and I
Yatağımın alltındaki canavarlar ses yapmaya devam ediyor ve ben
I just want silence, silence
Ben sadece sessizlik istiyorum
Why can’t try this
Neden bunu deneyemiyorum


I’ll bet you think you know but you’re so close
Bildiğine eminim ama yakın değilsin
Now you’re miles away, I can hear you fall
Şimdi uzaklardasın, düşüşünü duyabiliyorum
Predicting motions all you make is move
Hareketleri tahmin ediyorsun, tek yapabildiğin kıpırdamak
I’m right in front of you, I’m right in front of you
Tam önündeyim, tam önündeyim
Your mouth is moving but you don’t move,
Dudakların kıpırdıyor ama sen yerindesin
I’m right in front of you, I’m right in front of you
Tam önündeyim, tam önündeyim
Take a swing at me I’ll fight
Salla bana savaşacağım
Till the death my light is bright
ölene kadar ışığım parlak
I try to be sugar and spice,
Sevimli olmaya çalışıyorum

I try to be sugar and spice
Sevimli olmaya çalışıyorum
But I’m melancholic and can’t do anything right
Ama melankoliğim ve hiçbir şeyi doğru yapamıyorum
The monsters under my bed keep making noise and I
Yatağımın alltındaki canavarlar ses yapmaya devam ediyor ve ben
I just want silence, silence
Ben sadece sessizlik istiyorum
Why can’t try this
Neden bunu deneyemiyorum

I sat in front of the TV screen
Televizyonun karşısına oturdum
Sad he’s always screaming at me
Malesef o bana hep bağırıyor
They wanna puncture me and then wonder why I bleed
Bende yaralar açma istiyorlar ve sonra neden kanadığımı merak ediyorlar
The big city everyone is looking for
Herkes büyük şehri arıyor
Step on my ladder and bathe in glory
Merdivenimde dur ve iftiharla banyo yap
Inject my soul with darkness
Ruhuma karanlıkla enjekte et
And take my heart and go mark it
ve kalbimi alıp mühürle
The past is like a …
Geçmiş, bir şey gibi...
I’m in the dark, pain on the wall
Karanlıktayım, duvarda acı var
But I don’t see a thing
Ama birşey görmüyorum
I write circles in the sky while I’m drowning
Boğulurken, gökyüzünde daireler çiziyorum

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder